
KIRK MİNİK YÜREKLE TARİHE YOLCULUK
Konya… Ne güzel şehirsin sen!.. Ne dokunaklı, ne içten… Biliyorduk manevi değeri yüksek bir şehirde yaşadığımız için şanslı olduğumuzu; ama bilmediğimiz çok yer varmış; hikayesini, tarihini bilmediğimiz çok yer… İşte bu gezi sayesinde o yerlerin hepsinin tarihine dokunabilme şansını yakaladık.
Kırk öğrenci ile başladı serüven. Konyalı olmasına rağmen daha önce gezme şansı yakalayamamış kırk öğrenci, kırk minik yürek. O kadar çok meraklıydılar ki zaten gitmeden araştırmışlardı her yeri. Çatalhöyük, Tavus Baba, Ateşbaz Veli Efendi, Alaaddin Camii, Şems-i Tebrizi, Mevlana Hazretleri, Üçler Mezarlığı, Şehitlik ve Bilim Merkezi. Çatalhöyük’ten başladık önce; geçmişimizi, nerelerden geldiğimizi gördük. Daha sonra Üçler Mezarlığı ve Şehitliği görünce Üçler’in aslında kahramanca savaşan nişanlıları için ölüme atlayan üç kızın sevdası olduğunu anladık. Alaaddin camiinin dokusunu, Tavus Baba’nın aslında dindar bir hanım olabileceğini, Ateşbaz Veli Efendi’nin Kerametini, Mevlana’nın ve Şems’in Allah aşkını ve daha neler neler… Ve sonunda Bilim Merkezi ile ne kadar şanslı olduğumuzu anladık bir kez daha; çünkü başka şehirlerde yoktu böyle din ile bilimin, tarihin beraber akıp gittiği bir nehir.
Pınar TOSUN
BANA BİR HARF ÖĞRETENİN KIRK YIL KÖLESİ OLURUM!
Hayat öyle gariptir ki dünün bugünü, bugünün yarını birbirini tamamlasalar da aynı olamazlar. Bir mavi kürenin içinde koşuşturmaktan çoğu zaman kendimize vakit ayırmayı ve bizim için nesiller atlayıp bugüne gelmiş birçok manevi değeri olan emanetlerimizin bile farkında olamıyoruz. Hele ki Konyalı olup da Konya’da ki birçok tarih kokan yerleri bilmemek…
Bütün dünya insanları buralara akın ederken, biz neden bilmiyorduk? Çünkü; tarihimizi, manevi değerlerimizi, özümüzü hiç araştırmadık. Ben bir genç olarak şunu anladım ki; çok büyük bir eksiklik yapıyoruz. Günümüz teknolojisi ve kütüphanelerimiz varken en değerli zamanlarımızı hoyratça harcıyoruz. Hiçbir şey için geç değildir, geleceğe ışık tutacak pırıl pırıl gençleriz. Kültürümüzün, geleneğimizin, geçmişimizin geleceğe yol gösterecek köklü bir tarihe sahip olduğunu unutmayalım.
16 yaşındayım ve Konyalıyım, sorsalar;
Konya denilince aklına ne gelir?
‘’Mevlana Türbesi, Etli ekmek’’ derim. Çünkü; bilmezdim Bahaeddin Veled ve Şems’siz Mevlana’nın olmayacağını, bilmezdim Alaaddin Camii’miz mimarisi ve sanatının gizemini, Tavus Baba,Ateşbaz-ı Veli Türbelerini ve birçok toprağı huzur kokan, bilim fışkıran yerleri.
Çok ama çok teşekkür ederim, “Bizi böylesi düşünen, önemseyen, gelecek nesillere vatanını, benliğini öğreten ve gösteren eli öpülesi insanlar olduğunuz için. Öyle güzel bir gün armağan ettiniz ki; Çatalhöyük’te geçmişimizle başlayıp, Mevlana Türbesinde dualarımızla, Vatanımızı emanet aldığımız şehitlerimiz ziyaretinden, geleceğe ışık tutan Bilim Merkezimize ve bize rehberlik yapan güzel insanlarla, öyle güzel bilgiler ve ruhumuzu okşayan huzur verdiniz ki bir değil binlerce kez teşekkür ederim.
Allah sizleri başımızdan eksik etmesin… Hatice UYGUN